13 Eylül 2011 Salı

Anket Sonucu : Triple H

     Blog'da yaptigim ilk anket, Night of Champions'da Triple H vs CM Punk macinin kazananini sormustum. Anket icin belirledigim sure bitti ve sonuclari buradan aktariyorum. Bekledigimden cok daha fazla katilim oldu. Tam 327 oy kullanildi. Katilanlara tesekkurler.

Sonuc;
Triple H : %55 - 183 oy
CM Punk : %44 - 144 oy

Kamikaze Türkiye'ye Geliyor

     Turkish Power Wrestling'in ilk buyuk hamlesi Low Ki olmustu. Sonradan izleyince gorduk ki ellerinde patladi. O bildigimiz Low Ki gibi degil siradan bir Indy gurescisi gibi performans sergiledi ve begenilmedi. Gelen yabancilardan digeri ise Tom La Ruffa oldu. Bursa'da ki gosteride bulundugu icin canli olarak izleme firsatim oldu ve gercekten performansini begendim. Joe E. Legend'a gecersek ise bir Indy gurescisinden cok daha fazlasi var onda. Turkiye'ye TPW organizasyonu kapsaminda gelmis en iyi yabanci Joe E. Legend'di, belkide simdiye kadar. 16 Ekim'de duzenlenecek olan show'da oyle bir isim geliyor ki, oyle tecrubeli bir isim geliyor ki, adini duymak bile heyecan verici. Tajiri!

     Tajiri Japonya'nin gelmis gecmis en buyuk gurescilerinden biri. CMLL, ECW, WWE ve CZW gibi ust duzey promotionlarda bulunmus tecrubeli bir guresci. Bu saydigim promotionlarin hepsinde kemer kazanmayi basarmis bir guresciden bahsediyoruz. Paul Heyman'in kesfettigi gurescilerin ne kadar iyi olduguna suphe yok. Tajiri de bunlardan biri. Paul Heyman'in bizzat kontrat yaparak aldigi Tajiri ECW'da 3 yil guresti. ECW'dan sonra 4 yil harika bir WWE kariyeri var. WWE'de World Tag Team, WWE Tag Team, United States, WCW Cruiserweight, Light Heavyweight ve 3 kez Cruiserweight Championship alarak oldukca taninmis ve isminden soz ettirmisti. Bu kazandiklarindan benim icin en anlamlisi ise Eddie Guerrero ile kazandigi WWE Tag Team Championship. Amerika'dan sonra bir gecelik gelmek disinda kontratli olarak guresmedi bir daha orada. Japonya'ya donerek kendi evinde en buyuk promotionlarda boy gostermeye devam etti. Finlandiya'da da guresen hatta main eventer olan Tajiri'nin siradaki duragi ise Turkiye olacak. Boyle ust duzey bir guresciyi izleme firsatini kesinlikle kacirmamalisiniz.

     TPW bunyesinde calistigim icin de getirilmesi planlanan gurescilerin ismi bana da geliyor. Tajiri'nin ismini duydugum anda zaten direkt olumlu baktim. Tajiri geliyor ve Murat Bosporus'un Intercontinental kemerine no 1 contender oluyor. Murat Bosporus'ta bircok ulkede guresmis oldukca yetenekli bir isim. Bu iki yetenegin mucadelesi mutlaka seyir zevki acisindan iyi olacaktir. Orada bulunup bu guzel gures etkinligini yerinde izleyecegim. Imkani olanlar da kacirmamali. Bu seferki organizasyonun tek farki digerleri gibi bir salonda degil de AVM'de olacak. 300 VIP bilet disindakiler ucretsiz. Umarim daha onceki imza gunleri gibi karmasik bir ortamda olup tadimiz kacmaz.

27 Ağustos 2011 Cumartesi

Şanssız Dominant Mark Henry

     Bahsettigimiz adam tam 180 kilo. Boyu ise 1.93. Bircogumuza gore dev bir adam bu. Kesinlikle irkci degilim ama boyle boyutlarda bir siyahi, beyazdan cok daha fazla korkutucu gorunuyor. Mark Henry suan Smackdown'in Main Eventer adaylarindan biri. Randy Orton'in World Heavyweight title'ina No 1 Contender. Bunu son yillarda ne kadar cok istedim bilen bilir. Mark Henry her zaman sempati duydugum superstarlardan biri olmustur. Ben ne kadar sempati duysam da o her zaman goz ardi edildi. Her zaman yanlis bir terim olabilir ama genelde bir parlayan bir dusen superstarlarda zirveye yarisiyor eski halterci Henry.

     Mark Henry'nin WWE kariyeri suan aktif bircok superstardan eski. Tam 15 yildir WWE'de guresen Mark Henry, kariyerinde sadece 2 kez kemer kazandi. Kazandi ? Pardon. 1999'da ki European Championship ona Jeff Jarrett tarafindan "hediye" edilmisti. Digeri ise Night of Champions 2008'de ECW Champion Kane ve Big Show'un bulundugu Super Heavyweight Triple Threat macta aldigi ECW sampiyonluguydu. Son yillarda cok etkili oldugunu kimse iddia edemez. Heel olarak izleyicinin benimsedigi Mark Henry, 2009'da RAW'a draft olarak Randy Orton'a karsi Gauntlet Match'de son adam olarak face turn yapmisti. O zamandan 2011'e kadar Mark Henry dominantlik beklenip en etkisiz olan adamlarin basini cekebilirdi. MVP ile takim olup kirmizi kirmizi takilan Henry gulucukler sacarak "Ben face'im beni sevin" tavirlari takiniyordu. Ring icinde anlik dominantliklari ise izleyiciyi tatmin etmiyordu. Henry o kadar antipatik olmustu ki artik ben bile onu izlemekten, gormekten hoslanmiyordum. 2009'da gittigim bir RAW'da onumde dikilip kirmizi kiyafetleriyle siritmasi sinirime dokunuyordu. Bundan once de Sexual Chocolate gimmick'i ile face olmustu. Face olmak Mark Henry'e yakismiyor. Bazi superstarlara yakismaz, yani olmaz oyle iyi cocuk halleri. Mark Henry'nin suphesiz WWE'deki ilk buyuk aktifligi Nation of Domination ile oldu. The Rock, Farooq gibi buyuk isimler ile birlikte ayni stable'da bulunma onuruna kavustu. 

     Sexual Chocolate ve devaminda ki birkac gimmick'i tamamen rencide edici, utanc verici tiplere soktu Mark Henry'i. Mark Henry'de aradigini bulamayan WWE, onu altyapilari sayacagimiz OVW'e yolladi. Orada pismekte olan Henry farkli bir aksiyon aradi ve Arnold Strongman Classic'e katildi. Dunya'nin en guclu adamlarinin toplandigi bu yarismanin ilki duzenleniyordu ve Mark Henry rakiplerini alt etmeyi basarip gureste World's Strongest Man ismini aliyordu. Eger bu yarismayi izlerseniz Mark Henry'nin bir WWE gurescisinden, gercek manada cok daha guclu oldugunu goreceksiniz. Halterde bir Olimpiyat madalyasi kazanamasa da Dunya'nin sayili en guclu adamlarindan biri olmayi basariyordu. Bu basaridan sonra Mark Henry ne yaptiysa basina hep sakatlik problemleri geldi. 2006'nin baslarinda ilk defa World Champion olma sansina cok yaklasmisti ki Kurt Angle hayallerini yikan isim oldu. Ayni sene Mark Henry iyice aktif olmaya baslamisti. Daha buyuk isimler ile maclar yapiyordu. Bunlarin en buyugu ve sanirim tum kariyerinin en buyugu olarak adlandirabilecegimiz, The Undertaker ile WrestleMania 22'de yaptigi Casket Match'di. WrestleMania serisini Henry'e de bozdurmayan Undertaker yoluna devam etti. Ayni sene World Heavyweight Champion Rey Mysterio'yu kemersiz bir macta yenmeyi basardi. Ardindan Kurt Angle ile bir sure feud'a girdi. Batista ile de munakasa yasadiktan sonra sakatlanarak bir sure ara verdi.

     Geri geldiginde ise buyuk birsey yapmisti. The Undertaker vs Batista'nin Steel Cage macinin ardindan sampiyon Undertaker'a saldirip Edge'in Money in the Bank kontratini kullanmasini sagladi. Sonunda ne mi oldu ? Edge yeni World Heavyweight Champion. Daha sonralari Kane, The Undertaker gibi isimlerle feud'a girdi ve eline yine birsey gecmedi. 2008'de ECW'ya geldi ve direkt push alarak ilk PPV'de ECW Champion olup ilk basarisini elde etti. 2. kemerini neredeyse 10 yil sonra kazanmisti. 2009'da WrestleMania 25'te Money in the Bank'e katilmis ancak eli bos donmustur. Yine ayni sene klasik olarak Draft'in bir parcasi olup RAW'a geldi. RAW'a geldigi gun Evan Bourne ve Jack Swagger ile birlikte Gauntlet Match'de Randy Orton'in rakibi oluyordu. Son rakibi Henry'di. Henry guresmek istemedigini degisik bir dille soyleyip ring kenarina geldi. Hakem sayarken seyirciler boo cekiyordu. Birden Henry, hakemin elini kavradi ve sevecen bir ifade ile hayir isareti cekti. Henry uzun yillar sonra ilk defa face oluyordu. Bu tabiki amacsiz ve basarisiz bir doneme girdiginin gostergesiydi. Face olarak MVP ile tag team olup basari yakalayamadilar ama renk kattilar diyebiliriz bir sureligine. Ardindan NXT'de gorundu Pro olarak. Bu vasat zamanlardan sonra 2011 yilinda Draft ile Smackdown'a gecti.

     Artik draftlarda onun yer degistirmesi alisilagelmis birseydi. Smackdown'a gecti mavi t-shirt'u giydi. Sevimli duruyordu acikcasi. Draft gecesi ciktigi 3vs3 macta takim arkadaslari John Cena ve Christian'a saldirarak tekrar ozlenen ve beklenen heel Mark Henry oluverdi. Yalniz bu sefer bir fark vardi. Henry yillardir kilolari ile problem yasamisti. Artik inanilmaz bir diyete girmis ve calismalarini artirmisti. Gun gectikce daha cok kilo veriyor ve ringde daha aktiflesiyordu. Ayni Henry'nin bir sene onceki maci ile suanki bir macini izlerseniz farki kolaylikla algilarsiniz. Mark Henry artik cok daha aktif ve hizliydi. No 1 Contender olacakmis gibi bir hava verse de oyle olmadi. Derken, Mark Henry 2011'in en iyi pushlarindan birini aldi. Oncelikle World's Greates Athlete Big Show'u kelimenin tam anlami ile yok etti. Ardindan ayni sekilde Kane'i hastaneye yolladi. Daha sonra ise Vladimir Kozlov'u. WWE'nin en dominant gucu olmayi tekrar basardi ve bu sefer kemer sansi kariyerinin hicbir aninda olmadigi kadar fazla. Uzerinden harika promolar cevrildi. Etrafi dagatti. Steel Cage'i parcaladi. WWE calisanlarini hirpaladi. Ozledigim Henry'e sonunda kavustum. Dominant Henry en son Sheamus ile SummerSlam'de kapisti ve count-out ile maci almayi basardi. Tipik, heel'larin yaptigi gibi firsatcilik ile count-out'la degil tamamen kendi gucu ile Sheamus'i bariyerlere gomerek maci kazandi. Henry, Smackdown'in kuskusuz suanki en dominant adami. En son Smackdown'da ise Sheamus'a yenilmesine ragmen mac sonunda yine ustun gelmeyi bildi. Karsi konulamaz bir guc olarak yoluna tam gaz devam eden Henry'nin siradaki rakibi World Heavyweight Champion Randy Orton.

     Eger kemeri almayi basarirsa, WWE'nin son zamanlarda gordugu en dominant sampiyonlardan biri olmus olacak. Artik farkli sampiyonlar gormek isteyen seyirciler sanirim bunun olmasini isteyebilir. WWE'nin en tecrubeli isimlerinden biri olmasina ragmen simdiye kadar sadece 2 kemer kazanabilip yazinin basliginin boyle olmasina neden oldu Henry. Sanirim artik vakit, Domination vakti!

25 Ağustos 2011 Perşembe

Bret Hart İmzalı DVD Fırsatı

     Sonunda ben de bir Twitter hesabi actim. Az once Bret Hart'in bir tweet'inden dolayi bu konuyu aciyorum. Bret Hart imzali DVD'si icin son 7 gun, hemen siparis edin diyordu Bret Hart. Sitesine girip baktigimda "Wrestling With Shadows 10th Anniversary Edition and The Life and Death of Owen Hart" oldugunu gordum bahsedilen DVD'nin. Bret Hart'in, Vince McMahon ile olan olayini ve Owen Hart'in hazin hikayesini anlatan harika bir DVD. Bret Hart imzali olmasi ise cabasi. Her ne kadar elime gecmesine imkan tanimasam da siparis ettim DVD'yi. Kargo kisminda Turkiye seceneginin olmasi beni sevindirdi. Ayrica Bret Hart bir kod veriyor ve bu kod ile 1$'lik indirim oluyor. Tam fiyati kargo dahil 35$ oluyor. Her ne kadar gercekten elime gecmeyecegini dusunsem de kaybim bu olacak. Eger elime gecer ise Bret Hart imzali harika bir DVD'mi arsivime koyacagim. Eger siz de sansinizi denemek istiyorsaniz asagidaki linklerden herseyi halledebilirsiniz.
NOT : Eger buradan gorupte siparis verirsiniz ve DVD elinize ulasmaz ise ben sorumluluk kabul etmiyorum. 


ürün : http://brethart.com/store/itemview.php5?itemid=4037
indirim kodu : SHADOWSDVD

15 Ağustos 2011 Pazartesi

Kevin Nash is Back! - Alberto Del Rio is Undisputed WWE Champion

     "Wait a minute.. OMG.. Who the hell.. Who the hell is that ? Ke..Ke.. Kevin Nash!" 


     CM Punk haksiz bir sekilde de olsa Undisputed WWE Champion olduktan sonra Kevin Nash ringe geldiginde Michael Cole tam olarak bunlari soylemisti. O anda ben "Obaa.. obaa.. obaa" demekten bu sozleri duymamistim tabiki. Tekrarini izledikten sonra anca farkina vardim. Gece gece oyle sesimi yukseltmisim ki ev halkinin uyanmasina neden oldum. Bu olay oyle bir olay ki, iyi giden SummerSlam'in, kural disi sekilde Punk'in kazanmasi ile bitmesinin ardindan hepimizi ayaga kaldiran bir olay. Mac o sekilde bitince umarim benim gibi bircok kisi de "hayir, boyle bitmemeli" demistir. CM Punk ringe geldiginde, Triple H elini uzattigi anda muhtemelen hepimiz bir Pedigree bekledik. Cunku bu sekilde bitmemeliydi harika ilerlemis olan SummerSlam. Pedigree gelmedi. Ustune ustluk Triple H centilmence sampiyon Punk'in elini havaya kaldirip seyircilere sunuyordu. Alkislar esliginde ringi terkeden Triple H beni o anda hayal kirikligina ugratmisti. Ardindan CM Punk turnbuckle'a cikip sevincini kutluyordur ki...!! Dev bir adam ringde belirdi. Anin saskinligi ve heyecani ile onun Kevin Nash oldugunu anlamak birkac saniye surdu. Yada o bir saniyelik an bana daha uzun geldi. Iste tam o anda Michael Cole ilk basta yazdigin seyleri soyledi. Matt Striker da orda olsa nasil olurdu hayal etmesi bile guzel. CM Punk arkasini dondugu anda Kevin Nash, Clothesline ile ilk darbeyi vurdu. Herkes olayin sokundayken, Nash, Punk'i yerden kaldirdi ve Jackknife Powerbomb ile devre disi birakti. CM Punk yerde yatarken, Kevin Nash ringi terkediyor ve Triple H saskinlik ile ringe dogru geliyordu. Triple H'in suratinda olumsuz bir ifade vardi. Bilmeyenler icin, Triple H ve Kevin Nash, Attitude Era oncesi The Kliq stable'inda birlikteydiler. Herkes "What da hell" seklinde olanlara bakarken herseyin bu kadarla kalmadigi ortaya cikti.

     Benim bile olayin saskinligi ile aklima gelmeyen o anda Alberto Del Rio yaninda hakem ile RAW Money in the Bank briefcase ile cash-in yapmaya geliyordu. Alberto Del Rio, WWE'ye geldigi sureden bugune dek oldukca basarili bir grafik cizdi. Oyle ki, Wrestling Observer Newsletter'dan 2010 yilinin en iyi gimmick'i odulunu aliyordu. 2011'e ise Royal Rumble winner olarak baslayip firsatini WrestleMania'da tepiyordu. Ardindan diger bir firsat olan Money in the Bank'i kazaniyordu. SummerSlam gelene dek hicbir kemer kazanamayan Alberto Del Rio sonunda patlamayi yapiyordu. Cash-in isareti yapiliyor ve Alberto Del Rio hizli bir Enzuigiri ile Punk'i yere gomup pin yapiyordu. 1..2..3..! Alberto Del Rio yeni WWE Champion. Top heel olarak bu firsati degerlendirip sonunda kemere ulasiyor Alberto. Sadece bununla da kalmayip, bundan once olan butun herseyle SummerSlam benden tam puani almayi basariyor. Fanatizm yonu ortaya cikip tekil gurescilerin basarisizliklarindan dolayi SummerSlam'e berbat! rezil! diyenleri ise kiniyorum. Eger Pro Wrestling izliyorsaniz fanatizminizi icinizde yasamalisiniz. Eger X guresci kazandi, Y guresci kaybetti, bu nasil is, rezaletti seklinde konusursaniz FOX bebesi diye hitap edilen kesimden farkiniz kalmaz. Konuya donersek ise, WWE tam bekledigim gibi vasat 2010 yilinin ardindan bomba gibi bir 2011 yili geciriyor. Ozellikle CM Punk'in promosu ile baslayip suana kadar gelen sure icinde coktan buyuk kuskunluklerimizi unutturdular. Cok elestirilen ve sevenlerinin Pro Wrestling'den anlamiyor ilan edilen John Cena bile inanilmaz bir performans sergiledi dunku macta. Wrestling Observer Newsletter'dan Money in the Bank'te ki maclarinda 5 Star match unvanini alan John Cena vs CM Punk'a, dunku mactan dolayi da bir 5 Star daha gelmesi mumkun.

     Sonuc olarak Kevin Nash geri geldi. Alberto Del Rio yeni WWE Champion. Kevin Nash'in ise neden boyle birsey yaptigi konusunda birkac ihtimal var. Alberto'nun korumasi mi, yoksa Stephanie mi onu bunu yapmasi icin ikna etti, yoksa cok daha ayri birsey mi ? Bunun cevabini muhtemelen bu gece RAW'da alacagiz ve bu son paragrafin onemi kalmayacak. Oyle yada boyle bu iki buyuk olay geceyi harika bir sekilde kapatmamiza ve yatagimiza mutlu girmemize neden oldu.

13 Ağustos 2011 Cumartesi

CM Punk'ın Değeri

     Son zamanlarda bir CM Punk firtinasi aldi basini gidiyor. Neden boyle oldu ? CM Punk'in WWE acisindan onemi ne ? Bu yazida bunu inceleyecegim. 

     Oncelikle CM Punk kimdir ? Kendini ROH'ta tanitmaya baslayan. TNA'de gelistiren. WWE'de ise en ust noktaya cikan bir guresci. WWE yerine TNA'i secmedigi icin oldukca sansli olmali. 2005'te 9 ay Ohio Valley Wrestling'de egitildikten sonra 2006'da WWE'ye bagli olan ECW brand'ine debut yapiyordu. Ayni ondan 4 yil once RAW'a draft olup debut yapan Randy Orton'in gibi debut'unda Stevie Richards'i yeniyordu CM Punk. ECW debut'undan 5 ay sonra Survivor Series'te Hardy Boyz ve DX ile 5 vs 5 maca cikti ve hicbir elenme olmadan maci kazandilar. O macta Triple H'in, Punk'i WWE'nin gelecegi olarak seyircilere tanitmasi ilginc bir ayrinti. 2007'de ECW Champion oldu. 2008'de Mr. Money in the Bank olup ilk kez World Heavyweight Champion olmayi basardi. Ardindan Kofi Kingston ile World Tag Team Champion oldu. 2009'da once Intercontinental Champion oluyordu, ardindan da tekrar Money in the Bank kazanan Punk seneye adini altim harflerle yazdiracakti. Extreme Rules'ta Jeff Hardy'nin daha yeni kazandigi WHC kemerine cash'in yaparak hem harika bir heel turn yapiyordu hem de bana gore gelmis gecmis en iyi cash-in'e imza atiyordu. Boylece 2. kez WHC oldu. Night of Champions'ta kemeri kaybedip SummerSlam'de geri aliyordu. 3. kez de World Heavyweight Champion oldugu 2009 yilinda W.O.N'un yilin feud'u ve en iyi gimmick odullerini aliyordu. Bu guzel seylerin ardindan ise oldukca sacma bir senaryoya dahil oldu. Luke Gallows, Serena ve Joey Mercury ile birlikte S.E.S olarak bir sure devam etti. S.E.S bittikten sonra ise akilda kalan tek etkinligi Nexus'in lideri olmasiydi. Bir sure sonra bu da yalan oldu.

     Iste tam bu noktada CM Punk'in, John Cena ile arasinda olan olaylar patlamak uzereydi. Kontratinin bitmek uzere oldugu zamanlarda artik herkes Punk gidecek mi kalacak mi sorularini birbirlerine soruyordu. Money in the Bank PPV tam da onun kontratinin bittigi geceye denk geliyordu. Ayrica daha buyuk bir nokta ise bu ppv'un CM Punk'in sehri olan Chicago'da yapilacagiydi. Bunlar bile orada guzel seylerin olacagina isaret iken, Punk internet yoluyla o gece orada cok iyi seyler olacak diyordu. MITB'den once CM Punk oyle birsey yapti ki, suan bu yaziya konu oluyor. Stone Cold devrinden sonra ilk defa biri Vince McMahon'a bu derece sert karsi cikmisti. Daha sonra Money in the Bank'te WWE kemeri ile WWE'den ayrildi ve sonrasinda Triple H'in ele aldigi yeni yonetim sayesinde tekrar geri alindi.

     Bu olaylarin onemi ne peki ? Stone Cold'un Attitude Era'da, WWE'nin reytinglerinin en yuksek oldugu zamanlarda Vince McMahon'a neler yaptigini hepimiz biliyoruz. Guresci olmamasina ragmen Vince ile Stone Cold arasindaki bu feud gelmis gecmis en iyilerden. Stone Cold'dan sonra Vince McMahon'a kafa tutanlar oldu. Bunlarin en buyugu DX'ti. Onlarin da yaptiklari hep sakaydi. Saka ile Vince'e eziyet ediyorlardi. CM Punk ile aralarindaki fark ta bu. CM Punk'in, Vince ve WWE'yi yerin dibine soktugu efsane promo o kadar gercekciydi ki, bir an beni bile acaba ? demeye zorladi. Bu promo o kadar muazzamdi ki bircok efsane guresci bile bunun gelmis gecmis en iyi promo oldugunu soyledi. Bu tip promolar gures tarihinde cok nadirdir ve izleyenlerin tuylerini diken diken eder. Promo sonrasi da Vince McMahon ile yuzlesen CM Punk, inanilmaz basarili sekilde sergiliyordu yazilanlari. Bu iste bu kadar iyi olan birine yeni kontrat ayarlamamak yapilacak en aptalca sey olurdu. WWE Universe'in en sevdigi ama ayni zamanda en sevmedigi superstarlardan biri olan John Cena'yi cheer'larda bastirmayi basardi Punk. Ozellikle Money in the Bank'te gerceklestirdigi entrance son yillarin en iyilerinden di. Tipik olarak John Cena, Randy Orton disinda bir guresci ilk defa bu kadar iyi cheer aliyordu son zamanlarda.

     CM Punk'in birden WWE'nin zirvesine oturmasinin WWE acisindan onemine gecersek ise ilk olarak reyting diyebiliriz. Herkes CM Punk'in ne kadar iyi bir guresci oldugunu biliyordu ve onun harcandiginin farkindaydi. Her gittigi sehirde illa ki destek alan bu guresciyi hakettigi yere koymalari uzun zaman aldi. WWE, Punk'in farkinda degildi demek yanlis olur ama neden onu kemerden uzak tuttular anlamak mumkun degildi.  WWE icin iyi bir reyting faktoru olmasinin disinda gercekten de sirketin kalitesini artiran bir guresci Punk. Son yillarda WWE'nin yaptigi anlamsiz ve reyting dusuren senaryolardan dolayi bazi izleyiciler TNA'e yoneldi. Ardindan ise TNA, WWE'den daha kaliteli demeye basladilar. CM Punk ise artik butun dikkatleri WWE'ye ceken ilk adam oldu. Yeni devri baslatan adam olan CM Punk'in WWE acisindan onemini de anlamis oluyoruz boylece. Ondan sonra olan bircok guzel olay ve mac ise hepimizi tatmin ediyor. WWE buyuk bir yukseliste ve bunun ana sebebi CM Punk. Tabiki boyle guzel bir senaryo yazan booker'lari da tebrik etmek lazim. CM Punk suan icin WWE'nin zirvesinde ve sirketin en onemli adami. SummerSlam'de Cena'nin mi yoksa Punk'in mi gercek WWE Champion olacagini gorecegiz. CM Punk kaybetse bile artik birkac yil boyunca hep zirvede olacaktir.

11 Ağustos 2011 Perşembe

Made in Canada! - En iyi Kanadalılar (Bret Hart)

Pro Wrestling dunyasina bircok deger kazandirmis yegane ulkelerden biridir Kanada. Kendisi de Kanadali olan Joe E. Legend'in, roportajimda kullandigi gibi The Great Nation Canada'dan cikan en buyuk gurescilerin birkacina goz atacagiz.

Bret "The Hitman" Hart

     Sanirim gures seyircilerinden olusan bir topluluga, "En iyi Kanadali guresci kim ?" diye sorsaniz, bircogundan alacaginiz yanit Bret Hart olurdu. Meshur Hart Family'nin en populer ve gures tarihine en buyuk etkiyi birakmis uyesi Bret Hart, babasi Stu Hart'in promotion'i Stampede Wrestling'de bu yolda ilk buyuk adimi atmis oldu. Ardindan Dunya'nin en buyuk gures ulkelerinden Japonya'da guresti. Japonya'da iyice pistikten sonra 1984 senesinde kariyerinin en iyi zamaninlarini gecirecegi WWF'e geldi. WWF'de ilk buyuk adimi Jimmy Hart'in menajerligini yaptigi ve akrabasi Jim Neidhart ile birlikte gurestikleri The Hart Foundation ile atti. Bret Hart, The Hart Foundation ile 2 kez World Tag Team Championship kazandi. Hart Foundation ile yola devam ederken diger yandan da single kariyeri icin buyuk adimlar da atiyordu. Bret Hart artik adim adim daha buyuk bir guresci oluyordu. 1991 yili Bret Hart icin cok onemliydi. Suan pek onemi kalmayan ancak gecmiste buyuk gurescilerin onu elde etmek icin buyuk kapismalara girdigi Intercontinental kemerini ilk defa kazaniyordu Bret. SummerSlam 1991'de Mr. Perfect ile belki de SummerSlam tarihinin en iyi macini yapip kemere uzanmisti. Hemen ardindan King of the Ring turnuvasini kazaniyordu.

     1992 yili ise Bret Hart'in uzanabilecegi en iyi noktaya ilk uzandigi yildi. Ilk once tekrar Intercontinental Champion oluyordu ardindan ise Ekim ayinda WWF Championship'i kariyerinde ilk kez kazaniyordu. 6 ay kadar kemeri elinde tasidiktan sonra bir diger efsane olan Yokozuna'ya WrestleMania 9'da kaybetti ve sampiyonlugu sona erdi. Ayni gece kemer Hulk Hogan'a gecti. Kemeri kaybetmesine ragmen 1993 yilinda King of the Ring'i tekrar kazanarak 2 yil ust uste bu turnuvayi kazanan tek guresci oluyordu. Ayni sene yilin gurescisi odulunu kazanan Bret Hart artik kariyerinin zirve noktalarina geldiginin farkindaydi. 1994 yilinin daha henuz basinda Royal Rumble'i kazanarak yine bomba gibi basliyordu Bret Hart. Aslinda Lex Luger ile cifte kazanani vardi o seneki Royal Rumble'in. O senenin WrestleMania'si olan WrestleMania 10'da Yokozuna'yi, Main Event'te yenerek 2. kez WWF Champion oluyordu. Bir sonraki sene Survivor Series'te 3. kez WWF Champion oluyordu. 4 ay sonra WrestleMania 12'de onu yenen guresci, gelmis gecmis en buyuk feud'lardan birine birlikte imza atacaklari Shawn Michaels'di. Bu harika 60 min. Iron Man Match uzatmalara gitmis ve orada kaybetmisti Bret. Onemli bir bilgi olarak, bu Iron Man match, WWF/E tarihinin bu turde yapilan ilk maci olmustu.

     Bu olanlardan 1 yil sonra Shawn Michaels'in birkez daha kazandigi kemer vacant olacak ve Bret Hart 4. kez bu kemeri kazanacakti. Her zaman basariya ac Bret, The Undertaker, Stone Cold ve Vader'i four-way bir macta yenmeyi basarip ta kemere ulasmisti. Kemer 1 gece sonra Sycho Sid'e gecti. Ondan sonraki kemer sahibi The Undertaker ile SummerSlam 1997'de karsilasiyordu Bret Hart. Bu WWF Championship macinin onemi buyuktu. Eger Bret Hart kemeri kazanamazsa bir daha Amerika'da guresemeyecekti. Hakemin Shawn Michaels oldugu bu dev macta 5. kez WWF Championship olmayi basariyordu Bret Hart. Bu onun son WWF kemeriydi ancak son sampiyonluk maci degildi. Iste o dillere destan, dev Montreal Screwjob icin Survivor Series'e gidiyoruz. Sampiyon Bret Hart, no 1 contender Shawn Michaels. Bret Hart ile iliskisinin oldukca karmasiklastigi ve artik birseylerin olacaginin sinyallerini veren Vince McMahon inanilmaz birseye imza atiyordu. Mac normal sekilde devam ederken Shawn Michaels, Bret Hart'a Sharpshooter bagliyor ama ortada birsey yokken hakem Earl Hebner maci submission olarak HBK'e veriyordu. Hemen ardindan hakem ve Shawn Michaels ringi terkediyordu. Ring disinda bulunan ve olaylarin keyfini icinden suren Vince McMahon'in suratina koca bir tukurugu yolluyordu Bret Hart. Bu feud, kardesi Owen Hart ile olan feud'unu sollayip, Bret Hart'in en iyi feud'u oluyordu.

Montreal Screwjob ile ilgili ayrintili bilgi icin : http://www.progures.net/makaleler/5-gures-makaleleri/319-pro-wrestling-incidents-boeluem-1-montreal-screwjob.htm#axzz1Ue6wd4OF

     Bu olaydan sonra WWF'den ayrilip WCW'nun yolunu tutan Bret Hart burada 3 sene gecirdi. WCW'da gecirdigi bu 3 sene boyunca basarisini devam ettirmeyi hep basardi. 4 kez United States Heavyweight, 1 kez Goldberg ile World Tag Team Championship, 2 kez de WCW World Heavyweight Championship kazanan Bret Hart kalitesini burada da gosterdi. WCW'dan sonra 2006 yilinda WWE Hall of Fame'e giren Bret Hart, Vince ile aralarindaki baglarin cok ta ucurum derecesinde olmadigini gosterdi. Bundan yillar sonra 2010'da Bret Hart 13 yil aradan sonra ilk defa WWE'de ringe cikiyordu. Shawn Michaels ile deyim yerindeyse helallesen Bret Hart'i, Vince McMahon birkez daha satiyordu. Vince McMahon ile feud'a giren Bret Hart, WrestleMania 26'da ailesinin de destegiyle galip geliyordu. Ardindan The Miz'i yenip U.S. Champion olan Bret Hart boylece son kemerine de ulasmis oluyordu. Daha sonra 1 aylik bir RAW GM'likten sonra John Cena'nin SummerSlam'de Nexus'a karsi cikardigi takimda yer aldi. Bunlardan sonra pek aktif olmayan Bret Hart'in WWE kontrati da bitiyordu. Boyle harika bir kariyere sahip Bret Hart, En iyi Kanadalilar yazimin ilk gurescisi olmayi basardi.

DEVAMI GELECEK!!.. Diger en iyi Kanadali Guresciler eklenecektir..

Enes Gönenç - Joe E. Legend Röportajı

Öncelikle röportaj teklifimi geri çevirmediği için tecrübeli güreşçi Joe E. Legend'a teşekkür ederiz.

Enes Gönenç : Türk güreş seyircisi hakkında ne düşünüyorsun ?

Joe E. Legend : Türk seyirciler bence harika. Gürültücü, tutkulu ve bu işe kendilerini vermişler. Yaptığım işi daha eğlenceli kılıyorlar.

Enes Gönenç : Murat Bosporus, Batdal ve Soldier senin TPW'daki rakiplerindi. Hangisi daha zorluydu ?

Joe E. Legend : Uluslararası tecrübelerinden dolayı Murat Bosporus diyorum. TPW'da kemeri kazandı, bunun için yeterince iyi olmalı.

Enes Gönenç : Türk seyircilerin sana verdiği tepki inanılmaz. Özellikle şişe fırlatılması enteresan. Tabiki bunlar senin heel başarından kaynaklanıyor. Türkiye'de heel olarak güreşmek nasıl bir duygu ?

Joe E. Legend : Heel olmayı seviyorum ve çocukken güreş izlerken hep heel'ları severdim. Güreşçi olmaya karar verdiğimde hep yapmak istediğim şeydi.

Enes Gönenç : Amerikan ve Avrupalı güreş seyircisi arasındaki farklar neler ?

Joe E. Legend : İnternete göre değerlendirirsek pek fark yok. Ama gerçekte, Avrupa taraftarları...GERÇEK taraftarlardır. Amerikalıların patlayan flaşlar ve Hollywood mantığına karşın Avrupalılar daha bağlılar güreşe. Avrupalılar yetenekli insanları güreşirken izlemeyi istiyorlar.

Enes Gönenç : Neden Amerika veya Kanada'da güreşmek yerine kariyerini diğer ülkelerde, özellikle Avrupa'da sürdürmeyi seçtin ?

Joe E. Legend : Farklı olmayı seviyorum. Kuzey Amerika'da ben sadece Kuzey Amerikalı bir güreşçiyim. Avrupa'da ise egzotik bir yabancıyım!! (gülüyor) Artı, Almanya'da 3 yaşında ikiz oğullarım ve Alman bir eşim var. Sanırım Avrupa'da onların yanında bulunmak iyi fikir.

Enes Gönenç : Samimi olduğun arkadaşlarından Christian geçenlerde World Heavyweight Champion olmuştu. Ancak birkaç gün sonra Randy Orton'a kaybetmişti. Şimdi heel turn yaptı. Sence Christian heel olarak bu senaryoda tekrar çıkış gösterebilir mi ?

Joe E. Legend : Christian, heel yada face olmak için yeterli yeteneklere sahip. Seyircilerin, onun kemerini kaybetmesine verdiği tepki ile zaten seyircinin ne istediği belli oldu. Bence onun için babyface olarak devam etmek daha iyi olacaktı ama heel olarak ta kesinlikle iyi iş yapacaktır.

Enes Gönenç : Senin WWF'deki Just Joe karakterinin en sevdiğim segment'i Unforgiven 2000'deydi. Backstage'de The Rock ve Stone Cold'un konuşmasını bölüyordun ve ardından Stone Cold'dan dayak yiyordun. Peki sence bu işin en iyilerinden ikisiyle birlikte aynı segmentte olmak nasıl bir duyguydu ?

Joe E. Legend : İkisi de kamera arkasında çok iyi insanlar. O sadece, iki iyi insanla çekilmiş normal bir skeçti. Benim için sıradan bir çalışma günüydü.

Enes Gönenç : Edge, Rhyno ve Kevin Northcutt ile birlikte ayrı ayrı Tag Team Sampiyonluğun var. Hangisi senin için daha değerli ?

Joe E. Legend : Bir güreşçi için en önemli kemer elinde bulundurduğu kemerdir. Benim için "World Champion" pozisyonu daha önemli (9 tanesini elimde bulunduruyorum). Benim görevim ringde iyi olmak ve pazarlama olarak organizatörlere en iyisini vermek. Her gece en iyi performansımı sergilemeye çalışıyorum. Geçmiş, geçmişte kalmıştır. Ben şuana ve geleceğe bakmalıyım.

Enes Gönenç : Şimdiye kadarki en iyi maçın hangisiydi ?

Joe E. Legend : En iyisi 1999 Yazında Chi Chi Cruz ile Kuzey Sidney, Yeni İskoçya ve Kanada'da yaptığım maç serisiydi. Bu seriyi favorim olarak adlandırmaktan ÇOK gururluyum.

Enes Gönenç : Şimdiye kadarki rakiplerinden hangisi en zorluydu ?

Joe E. Legend : Şuana kadar birçok rakibim oldu. Murat Bosporus, Chi Chi Cruz, Edge, Christian, Rhyno, Raven, Steve Corino, Mikey Whiplash. Gerçekten uzun bir kariyerim var (19+ yıl). Birçok güreşçi ile birçok maç, bu rakiplerden birini seçmem diğerlerine haksızlık olur.

7 Ağustos 2011 Pazar

Smackdown Tarihinin En iyi Maçı

     Gorkemli maclari PPV'lerde gormeye aliskiniz. Smackdown, RAW gibi haftalik siradan show'larda ise bu tip maclari pek goremeyiz. Bahsedecegim mac oyle boyle bir mac degil. Kisisel gorusum olarak Smackdown tarihinin en iyi maci. "Smackdown tarihinin en iyi maci Brock Lesnar vs Kurt Angle - Iron Man Match'tir" diye bilgi arenalari gibi abidik gubidik sayfalara konu olabilirim. Smackdown tarihinde bircok mukemmel maca sahit olduk. Bu maclar ne kadar kaliteli olsa da kemerin el degismesi nadir olur. U.S. ve Intercontinental title degisebilir ama WWE ve World Heavyweight gibi kemerlerin degismesi pek mumkun degildir. Eger degisirse de o mac genelde izleyiciye zevk verir. Iste yavastan yolunu yaptigim bu mac 2003 yilinda WWE champion Kurt Angle ile Brock Lesnar arasinda oldu.

     2002 ve 2003 yilina damgasini suphesiz vuran bu ikilinin siradan bir Smackdown show'unda 60 min. Iron Man Match'e ciktigini dusunun. Ayrica ucunda Angle'in WWE Championship kemeri var. Angle ve Lesnar'in 2002-2003 yillarina damga vurdugunu kazandiklari oduller ile gosterebilirim. Pro Wrestling dunyasinin en kaliteli 2 kaynaginin verdigi oduller bunlar. Pro Wrestling Illustrated ile baslayip, Wrestling Observer Newsletter ile bitirelim ;

Pro Wrestling Illustrated Odulleri ;
2002 - Yilin Gurescisi : Brock Lesnar
2002 - Yilin En Cok Gelisme Gostern Gurescisi : Brock Lesnar
2003 - Yilin Gurescisi : Kurt Angle
2003 - Yilin Maci : Angle vs Lesnar - 60 min. Iron Man Match
2003 - Yilin Feud'u : Brock Lesnar vs Kurt Angle
2003 - Yilin En Populer Gurescisi : Kurt Angle
2003 - Yilin En iyi Geri Gelisi : Kurt Angle
2003 - PWI Best 500'de 1 numara : Brock Lesnar

Wrestling Observer Newsletter Odulleri ;
2002 - Yilin Gurescisi : Kurt Angle
2002 - Yilin En Teknik Gurescisi : Kurt Angle
2002 - Yilin En Cok Gelisme Gosteren Gurescisi : Brock Lesnar
2002 - Yilin Roportajlarda En iyisi : Kurt Angle
2002 - Okuyucularin Favorisi : Kurt Angle
2002 - Yilin En iyi Hareketi : Brock Lesnar - F5
2003 - Yilin Feud'u : Brock Lesnar vs Kurt Angle
2003 - Yilin En iyi Brawler'i : Brock Lesnar
2003 - Yilin En Goze Carpan Gurescisi : Kurt Angle
2003 - Yilin En Cok Gelisme Gosteren Gurescisi : Brock Lesnar
2003 - Okuyucularin Favorisi : Kurt Angle

     Boyle harika 2 sene geciren bu gurescilerin feud'u da dudak ucuklatan cinstendi. Yeri geldiginde Unleash, yeri geldiginde komik olan bu feud'un en buyuk maciydi 60 min. Iron Man Match. Daha once WrestleMania 19'da ki guzel maci Brock Lesnar kazanmis ve WWE Champion olmustu. Ardindan aylar sonra ikilinin yolu tekrar kesismis ve Vengeance'da Big Show'un da icinde oldugu Triple Threat macta Kurt Angle kemeri Lesnar'dan geri alan isim olmustu. Ardindan SummerSlam'de birkez daha karsilasan bu ikilinin macinda kemer el degistirmedi. Bundan sonraki maclari ise Smackdown'da olacakti. Iste geldik Smackdown tarihinin en iyi macina. Brock Lesnar genc ve agresif bir grafik ciziyor. Ne kadar basarili oldugu konusunda tartismak bile sacma olur. Kurt Angle ise geldigi yildan o zamana adindan en cok soz ettiren gurescilerden biriydi. Hele ki o zamanlar tamamen en ust seviye adamlardan biri olmustu. Bu ikilinin feud'unun patlama noktasina bir 60 min. Iron Man match koymakta harika bir secim olmus, bu yuzden booker ekibini tebrik ediyorum. Macin baslarinda Brock Lesnar, Powerhouse oldugunu birkez daha gosteriyordu bizlere. Oyuncak gibi Angle'i bir o yana bir bu yana firlatip ustunlugu eline almisti Lesnar. Macta Lesnar sinsi hareketler ile rakibini yoruyor ve seyirciden bol miktarda "boo" aliyordu. Lesnar her ne kadar ustunmus gibi gorunse de Kurt Angle bir sekilde onu ring disina yollamayi basariyordu. Angle artik ustunlugu eline almisken, Lesnar kendine hakim olamayip steel chair ile rakibine vurarak DQ olmasina neden oldu. Bu sekilde Angle 1-0 one geciyordu. Angle darbenin etkisiyle yerdeyken sadece 2 dk. sonra Brock Lesnar F-5 yaparak durumu 1-1'e getirdi.

     Bundan da sadece 1,5 dk sonra Angle'a kendi hareketini tattiran Lesnar, Ankle Lock ile durumu 1-2 yapiyordu. Bu hizli skorlardan sonra mac bir sure ortada devam ediyordu. Macin 20. dk'sinda Lesnar ring disinda Angle'a F-5 cekiyor ve count-out ile 3. skorunu elde edip durumu 1-3'e getiriyordu. Kurt Angle bir sure daha darbe aldiktan sonra hizli bir counter ile Angle Slam yapmayi basariyor ve pin ile durumu 2-3 yapiyordu. Simdi ustunluk kurma sirasi Angle'daydi. Bir sure sonra Brock Lesnar yanlislikla hakeme Clothesline cekiyordu. Hemen ardindan Angle, Angle Slam ile pin deniyor ve 3 sn.yi gecmesine ragmen skor elde edemiyordu. Hakem hala yerde oldugundan sayamadi. Uzun sure yerde yatan hakem macin gidisatina etki etmeye basliyordu. Lesnar low blow ve eline aldigi kemer ile Angle'a kural disi darbeler indiriyordu. Kemer ile Angle'i etkisiz hale getirdikten sonra hakemi kendine getirip pin deniyen Lesnar amacina ulasip durumu 2-4 yapiyordu. Bundan sonra ring disinda devam eden macin ustunlugunu Angle ele almaya basladi. Ring icine girildiginde ise Angle yine etkin olan tarafti ama bir turlu pin edemiyordu rakibini. Mac extreme'lesmeye baslamis, Lesnar ring basamagini eline almisti. Bu sefer Angle ustun gelmis ve basamagi Lesnar'in elinden kurtarmisti. Reklam arasinda Brock Lesnar coktan durumu 2-5'e getirmisti. Macin artik son 15 dk'sina gelindiginde Kurt Angle iyice aktif olmaya baslamisti. Maci kazanmasi icin bundan baska caresi yoktu cunku butun oklar Lesnar'i gosteriyordu.

     Dedigim gibi de oldu ve Angle gucunu gostermeye basladi. Ring disi ve icinde Lesnar'a ne kadar yuklense de Lesnar bir F-5 cekmeyi daha basarmisti. Bu sefer Angle pin olmadi. Lesnar sinirlenerek Shooting Star Press yapmayi denerken Angle hizla gelip turnbuckle uzerinden suplex yapmayi basariyordu. Pin'in ardindan macin bitimine 10 dk kala durum 3-5 oluyordu. Artik Lesnar dizginleri tamamen eline almisti. Dakikalar ilerliyor mac gittikce Lesnar'a geliyordu. Kurt Angle bunun farkindaydi ve hem kendini hem de seyircileri atesliyordu. Lesnar'in pin denemelerini bosa cikartan Angle maci kazanmaya konsantre olmustu iyice. Son 5 dk. kala Angle Lock yapan Angle, Lesnar'i submit etmeyi basarip skoru 4-5 yapiyordu. Kurt Angle tum gucuyle yukleniyor ve garip garip submission'lar deniyordu durumu esitlemek icin. Elinden gelenin en iyisini yapiyordu. Ring disinda bile Angle, Angle Lock'lara devam ediyordu. Dakikalar iyice azalmisti ve Lesnar, Angle'in elinde oyuncaga donmustu. Angle ardi ardina yaptigi German Suplex'ler ile durumu esitlemeye cok yaklasti. Bitime 35 sn. kala Lesnar, cirkefligini ortaya koyup Angle'a low blow yapip devre disi birakiyordu... O da ne!! Angle birden ayaga kalkip tekrar Angle Lock yapiyor. Bu sefer yerlere yatip tamamen kendini zorluyordu. 5..4..3..2..1..!! Brock Lesnar pes etti mi ? Hayir.. Lesnar dayandi ve 4-5 ile maci kazanmayi basararak yeni WWE Champion oldu.

     Iste Smackdown tarihinin en iyi maci olmakla kalmayip, bence en iyi Iron Man match olma ozelligini de tasiyan bu harika mac bu sekilde sonlaniyordu. Brock Lesnar ustunlugunu Angle'a kabul ettiriyor ve adini tarihe yaziyordu. Aslinda her ikisi de gosterdikleri kaliteli mac ile gonullerde taht kurmustu. Bu mactan sonra gelen Iron Man maclar her ne kadar guzel gecmisse de ayni tadi vermedi. Angle ve Lesnar'a umarim bir kat daha saygi duymussunuzdur.

6 Ağustos 2011 Cumartesi

The Rock vs John Cena'nın Önemi

     The Rock vs John Cena! Kulaga aslinda inanilmaz hos geliyor degil mi ? Yine mi John Cena diyenleri duyar gibiyim. Burada olaya daha objektif bakacagiz. WWE son yillarda buyuk bir dusus icerisinde. Son zamanlarda yapilan harika hamleleri saymayarak bunu soyluyorum. PG'den iyice bunalmaya basladigimiz anlarda WrestleMania 27'ye host olarak gelen The Rock bizi birden umutlandirdi. Geldigi gibi PG'ye aykiri laflar eden Rock, uzun zamandir bu tip laflar duymadigimizdan dolayi bizleri cok sasirtti. Onunla baslayip bu zamana kadar gelen 5 ayda bircok argo kelime, kufur duyduk. The Rock bunlarin baslangicini yaptigi icin ona minnet duyuyoruz.

     Simdi gecelim kim bu iki adam. John Cena'dan baslayalim. John Cena 21. yuzyilin en iyi gurescilerinden biri. Geldigi 2002 yilindan bugune dek WWE'nin en basarili ismi diyebiliriz. 9 yilda 11 ana kemer kazanan John Cena'nin sevenleri kadar sevmeyenleri de cok fazla. John Cena'nin seyirci kitlesi genelde, son zamanlarda iyice yas kesimi kuculen WWE'nin cocuk ve ergen kizlarindan olusuyor. En cok elestirilen superstarlardan biri. Gures yetenegi begenilmese de mikrofon yetenegi ve seyircileri ayaga kaldirma potansiyelini goz ardi edemeyiz. WWE'nin en buyuklerini yenip en buyugu olmayi basardi. Bu devrin, PG ERA'nin en iyi adami diyebiliriz. Diger koseye, The Rock'a gecelim. The Rock, Attitude Era'nin Stone Cold ile birlikte en buyuk superstari. Hangisi daha iyi konusu tartisilir ama The Rock'in konumunu tartismamak lazim. Dwayne Johnson'in aktif 7 yillik gures kariyerinde 9 ana kemer kazandigini unutmamak lazim. Ne kadar basarili oldugunu bunu belirterek bile soylemek mumkun. The Rock'i, The Rock yapan, inanilmaz ve bana gore gelmis gecmis en iyisi oldugu mikrofon yetenegi. Mikrofonda en iyisi ve role harika giriyor. Zaten aktor olmasini saglayanda tam bu yetenekleriydi. The Rock'i elestirenler sadece guresi birakip aktorluge tamamen gecmesini yediremiyorlar. Onun yerinde ben olsam bunca basari ve adimi en iyilere yazdirmisken karsima cikan ve cok daha fazla para kazanmami saglayacak bu ise tabiki baslardim. The Rock'ta bir devrin adami.

     Sonuc olarak iki buyuk devrin iki buyuk adami karsi karsiya gelecek. Bu herhangi bir fantezi eslesmesi olan  Big Show vs Andre the Giant'dan cok daha buyuk oldugu kesin. Son zamanlardaki CM Punk vs Stone Cold eslesmesi gibi bu eslesme de cok buyuk reyting alacaktir. Diger eslesmeden ziyade bu eslesme gerceklesecek.  1 yil onceden bunu vaad etmek her babayigidin harci degil. Buyuk bir beklenti olusturdular ve muhtemel bir iptal edilmesi olayinda izleyiciler ayaklanacaktir. Bunun olmasina imkan tanimamak icin John Cena'yi mumkun oldugunca daha az aksiyonlu maclara sokabilirler. The Rock ise zaten antrenmanlarina duzenli devam ediyor. Bu ikilinin ringdisi rekabeti yillardir biliniyor. Yada rekabetin alt yapisinin yapildigi biliniyor diyeyim. WrestleMania 28'de iki devrin (Attitude Era vs PG Era diyebiliriz) carpismasini izleyecegiz. Beklentiye gore gelmis gecmis en iyi maclardan biri olmasi zorunlu. WWE'nin yukselen grafigine bakarsak ta bunu artik basarabileceklerine inaniyorum. Peki kim ustun gelebilir ? John Cena eger maci kazanirsa bir devri kapatmis olacak. Bu da cok buyuk bir olay olur ve John Cena tum zamanlarin en iyi superstari olabilme yolunda buyuk bir adim atmis olur. The Rock kazanir ise, eski devrin hala ayakta oldugunu ve hala en iyi olabilecegini gostermis olacak. Cena yada Rock, kim kazanirsa kazansin muazzam bir maca sahit olacagiz.

Bu akşam 21:30'da TPW Facebook Sayfasında Soru-Cevap Konuğu Olacağım

Arkadaslar bu aksam saat 21:30'da https://www.facebook.com/turkishpowerw adresinden yazili Soru-Cevap programimiz olacak. Hepinizi bekliyorum oraya. Sorularinizi sorabilirsiniz.

Brock Lesnar WWE'ye Geri Gelecek mi ?


Son zamanlarda cokca kez bahsettik bu yaratigin WWE'ye geri gelip gelmeyecegi hakkinda. Ozellikle CM Punk'in cikis gostermeye basladigi o ilk promoda Brock Lesnar ve Paul Heyman'dan bahsetmesi bu soylentileri oldukca alevlendirdi. Tabiki UFC'den olumlu yorumlar gelmiyor konu hakkinda ama WWE seyircileri onu tekrar Pro Wrestling ringinde gormekten ne kadar mutluluk duyacaklarini da saklamiyor. Brock Lesnar cephesinden de tekrar UFC Heavyweight Champion olacagim aciklamasi gelince artik WWE fantezileri kuran seyircilerin hevesleri kursaginda kaldi. Tam Lesnar'i aklimizdan cikarmaya baslamisken bir hayranin yapmis oldugu ve yukarida izleyebileceginiz bu custom promo ile tekrar Lesnar adi Pro Wrestling dunyasinda yankilanmaya basladi. 

Bunun fake oldugu zaten ortada ancak gercekten de Brock Lesnar WWE'ye gelecek mi ? Bir daha onu bu ringlerde gorebilecek miyiz ? Gercekten uzerinde bahsedilmesi keyif verecek bir konu. SummerSlam'in olmasina imkan tanimiyorum zaten ama ileri bir tarihte neden olmasin. WrestleMania 28'de The Undertaker'in muhtemel rakiplerinden biri yine Lesnar olabilir. UFC'den adami getirip The Undertaker'in serisini 20-0 yaptirmak ne kadar mantikli olur bilemem. PPV farketmez Brock Lesnar'i tekrar WWE'de gormek oldukca hosuma gider. Daha yasi sadece 34. O yasta FCW'dan rookie olarak gelen superstarlar var. Daha genc ve bu da bizim eksta umutlanmamizi sagliyor. Ayni olay Goldberg'de ise yaramaz mesela. Yas farki ortada. Brock Lesnar geldi diyelim, brand'inin en iyi adami olmayi isteyebilir ki mumkun de. Reyting alacagi icin Smackdown'dan ziyade RAW onun icin daha uygun olur. CM Punk hakimiyetinde surecek ileriki aylarda Lesnar'a guzel bir senaryo cikartilabilir. Ayrica heel olarak gelecek olsa bile cheer alacagindan suphem yok. En azindan John Cena taraftari kesimin tam zitti olanlardan cheer alacaktir. Oyle yada boyle Brock Lesnar'i tekrar WWE'de gormek gercekten hepimizi sevindirir. Son zamanlarda zaten oldukca aktif olan WWE hepimizin yuzunu gulduruyor. Boyle bir hamleye de imza atarlarsa reytingleri daha da artar. Sonuc olarak Please Come Back Lesnar!

Kelt Savaşçısı Sheamus Köşe Yazısı



Not : 16.07.2010 Tarihli yazimdir...


     Son zamanlarin en cok gelisme gosteren superstari hakkinda bir makale bu. Son zamanlarda kimler gelisim gosterdi kisaca bir bakalim. Drew McIntyre, The Miz, Legacy, Kofi Kingston gibi isimler var bildigimiz, ancak benim yazimin konusu onlardan cok daha fazla sukse yaratmis olan Sheamus. Yeni WWE severlerin pek bilemeyecegi uzere Sheamus aslinda yeni baslamadi gurese. 2002 yilinda Irlanda'da basladi. WWE oncesi kariyerinden pek bahsetmeyecegim, cunku profilini yazmiyorum Sheamus'in.


     Sheamus'i ilk olarak 2006 yilinda, Ingiltere/Manchester'da duzenlenen Raw'da ring kenarindaki guvenlik gorevlilerinden biri olarak gorduk. D Generation X'e karsiydi bu gorevliler ve onlardan ileride ne one cikacak olani olan Sheamus, tam o anda Triple H'den bir Pedigree yemisti. WWE ile ilk baginin boyle olmasi onun adina kotu bir deneyimdi. Daha sonra 2007'de Milan ve Londra'da duzenlenen secmelerde boy gosterdi. Orada suan hepimizin tanidigi isimler olan Drew McIntyre, Wade Barrett ve Jimmy Wang Yang gibi gurescilerle kozlarini paylasti. Orada cikardigi basarili maclar, Sheamus'in WWE ile kontrat imzalayabilmesini sagladi. 


     WWE'de ilk boy gostermesi, WWE'nin bir nevi alt ligi olarak sayabilecegimiz Florida Championship Wrestling'de(FCW) gerceklesti. 2 Ekim 2007'de kendisi gibi ilk macina cikan Bryan Kelly'i yenip ilk macindan galibiyetle basliyordu. Birkac isim ile kisa sureli Tag Team oldu FCW'da Sheamus. Bunlardan en bilineni Kafu ile olusturduklari tag team'di ancak kemerle tanisamadilar. Ilk buyuk kemeri olan Florida Heavyweight kemerini eski partneri Hager'i basarili bir mac sonunda yenerek aldi. Ardindan kemer icin karsisina gelen Eric Escobar ve WWE Hall of fame'lerinden Mr. Perfect'in oglu suanki NXT rookielerinden Michael McGillicutty'i yenerek kemeri korumayi basardi. 11 Aralik 2008'de kemeri Eric Escobar'a kaybetti. Kemeri kaybeden Sheamus Ryback ile tag team olup Florida Tag Team kemeri sahipleri Tyler Reks ve Johnny Curtis'e meydan okudular ancak 2 denemede de kaybettiler. Daha sonra Drew McIntyre ile partner olup birkez daha Tag Team kemerine goz dikti son kez ancak yine basarili olamadi. FCW'daki son hamlesi daha once kazanmis oldugu Heavyweight kemerine goz dikmek oldu ancak Justin Angel onu yenmeyi basarip kemeri korudu. 

     Haziran 2008'de Sheamus Smackdown'da tv yayini oncesi olan bir gosteri macinda R-Truth'a kaybetti. 2009 yilinda artik Sheamus tamamen populerlesmeye ilk adimlarini atti. Raw'in house showlarinda boy gosterdi. Bunlardan en basarililari Mayis 2009'da 2 kere ustuste Jamie Noble'i yendigiydi. Haziran 2009'da Sheamus, davetsiz bir sekilde ilk kez ECW'da ulusal yayina cikti. Ilk macinda yerel bir guresciyi yendi. Hemen ardindan Sheamus, Goldust ile basarili bir rekabete girdi. Bircok kez karsilikli ustunluk sagladilar ve sonunda bir ''No Disqualification'' macinda Sheamus, Goldust'i yenerek kesin ustunlugunu gostermis oldu. Ekim 2009'da Shelton Benjamin ile rekabete giristi ve kazanmayi birkez daha bildi. Rekabet yarim kalmisken Sheamus ''Raw'' a dahil oldu. Raw'daki ilk gorunusunde Jamie Noble'a saldirdi ve ardindan gelen programlarda Noble'i sakatlayarak onun zorunlu emekli olmasina neden oldu. Ertesi hafta Sheamus ilk PPV macina cikacakti. 2009 Survivor Series'te The Miz'in takiminda yer alan 5 guresciden biri de Sheamus'ti. Ulusal yayinda ilk buyuk basarisini orada gosterdi ve rakip John Morrison'in takimindan vatandasi Finlay'i ve son adam olan Morrison'i pin ederek ne kadar gelecek vaadettigini herkese gostermis oldu.

     Ertesi gun Raw'da, John Cena'nin WWE kemerine ''No 1 Contender'' bulmak icin daha once hic WWE kemeri kazanmamis guresciler olan Sheamus, Legacy, Kofi Kingston, Mark Henry, MVP, R-Truth ve Randy Orton ile bir Battle Royal'de kozlarini paylastilar. Sok bir sekilde Sheamus Battle Royal'de sona kalan superstar olmayi basardi ve John Cena'nin WWE Kemerine ''No 1 Contender'' oldu. Macin ardindan konuk sunucu Jesse Ventura esliginde John Cena ve Sheamus masa basina oturarak TLC ppv icin kontrat imzaladilar. Jesse Ventura'nin bu macin bir Tables(masa) maci olacagini duyurmasiyla Sheamus gosteris icin John Cena'ya saldirdi ve kontrat imzaladiklari masanin uzerine atarak kendince buyuk bir guc gosterisi yapmis oldu. Tabi bu hareketi onu seyircilerin gozunde iyice ''heel'' yapmisti. TLC PPV'e kadar Sheamus ve Cena bircok kez atistilar. Bunlardan birinde Dallas'ta olan Raw sirasinda, Amerikan basketbol takimlarindan Dallas Mavericks'in sahibi Mike Cuban'a da saldirip uzerinde masa kirinca, Sheamus artik WWE'nin belkide en nefret edilen superstari oluyordu.

     TLC'deki WWE kemeri macinda geneli esit mucadelede gecen bir macin sonlarinda John Cena, Sheamus'i turnbuckle'in uzerine cikartti. Attitude Adjustment ile Sheamus'i masanin uzerine atip maci kazanmayi planliyordu ancak isler istedigi gibi gitmedi. Sheamus ilk denemesinde Cena'yi yere atmayi basardi. 2. denemede Cena DDT denerken dengesini kaybettigi anda Sheamus firsatciligini kullanip Cena'yi masanin uzerine itledi ve yeni WWE sampiyonu olmayi basardi. Hemen ertesi gece duzenlenen Raw, Slammy Odulleri ozel yayininda Sheamus, 2009'un en cok cikis yakalayan gurescisi odulunu kazanmayi basardi. WWE kemerine sahip olan Sheamus once DQ ile John Cena'ya karsi ardindan Royal Rumble 2010'da yine DQ ile Randy Orton'a karsi kemeri korumasini bildi. Siradaki PPV olan Elimination Chamber'da sampiyon Sheamus, kemeri icin Triple H, Kofi Kingston, John Cena, Randy Orton ve Ted Dibiase ile ugrasmak zorunda kalacakti. Elimination Chamber macinda Sheamus, Kofi Kingston'i Celtic Cross ile elemeyi basardi ancak ardindan Triple H'in Low Blow ve Pedigree'sine dayanamayip elendi. Kemeri o gece John Cena'ya tekrar kaptiran Sheamus, onu eleyen Triple H'den ocunu almaliydi. 

     Sheamus kisa bir sakatlik doneminden sonra geri gelip Triple H'in WWE kemerini kazanacagi bir sirada saldirip buna engel oluyordu. Wrestlemania 26'da Sheamus kariyerindeki en buyuk arenada guresecekti. Ancak buyuk bir sorun vardi. Rakibi Wrestlemania'da bircok kez guresmis olan Triple H'di. Beklendigi gibi Sheamus simdiye kadarki en buyuk macinda Triple H'e yenildi. Sheamus artik iyice kin duymaya baslamisti Triple H'e karsi. Extreme Rules PPV'de show'un basinda Triple H'e saldirmasinin ardindan aralarindaki ''Street Fight'' macinda Sheamus, Triple H'i yenmeyi basarip sonunda ocunu almisti. Hemde en kotu sekilde, Triple H'i sakatlayarak. Triple H o zamandan beri hala geri donemedi ringe. Izledigimiz son PPV olan 20 Haziran'da ki Fatal 4 Way'de sampiyon John Cena, Edge ve Randy Orton ile bir ''Fatal 4 Way'' macinda main event olarak cikiyordu. Seyirci gozuyle bu 4'lu arasinda en zayif superstardi Sheamus, ancak onun firsat tepmez karakterini de biliyorlardi. Mac devam ederken daha onceden birkac kez 7 NXT caylagiyla husumet yasamis olan Raw'in bu en buyuk macinda NXT 1. sezon caylaklari maca karisip ortaligi birbirine kattilar. NXT'lilerin Edge ve Orton'la ugrasmasini firsat bilen Sheamus ringin ortasinda yatmakta olan Cena'ya pin yapip 2. kez WWE kemerinin sahibi olmayi basariyordu. Tabi ardindan hizla ringden kacarak. O zamandan simdiye birkaz kez Cena'nin onderligindeki face superstarlarla atisan Sheamus hala WWE kemerini elinde bulunduruyor.

5 Ağustos 2011 Cuma

Samoa Güreş Ailesi Köşe Yazısı 1. Kısım

WWE ve oncesinde, bulundugu federasyona her zaman en iyisini vermeye calisan ve adindan soz ettiren bircok gures ailesi vardi. Bunlardan en unluleri Hart ve Von Erich aileleridir. Gercekten ikiside oldukca basarili bir aileydi ancak benim bu yazida bahsedecegim aile muhtemelen diger iki aileyi genele bakinca domine edebilecek bir aile. Evet... bahsettigim Samoa gures ailesi. Suan bile devam eden bireyleri bulunan bu ailenin onemli bireylerini gelin birlikte taniyalim.

'High Chief' Peter Maivia


     Iste butun bunlardan soz etmemizin ana sebebi olan guresci. Rocky Johnson'in babasi, The Rock'in dedesi, 'High Chief' Peter Maivia. Peter Maivia gures disinda NWA'in Hawaii'deki promotion'inin basindaki adamdi. Peter Maivia'nin vucudunda yerel kabilelerin yaptigi sembollerden dovmeler vardi. High Chief statusunu belirtiyordu bunlar. Peter Maivia'nin esi, The Rock'in anneannesi Leah Maivia'dir. Leah'i en son 2008 WWE Hall of Fame toreninde gormustuk. Kisa bir sure sonrada hayata gozlerini yumdu. Leah'da Peter ile beraber organizatordu Hawaii'de. Shawn Michaels'i yillar once Hawaii'de gurestiren kisiydi Leah.  Peter Maivia, kizinin Rocky Johnson ile olan iliskisini onaylamiyordu ancak birseyde demek istemiyordu. Kader bu ya, olacagi boyleymis ve bize gelmis gecmis en buyuk superstarlardan biri olan The Rock'i izlettirdi. Peter Maivia, Wild Samoan'larin babasi Amituanai ile de kan kardestir ve bu zaten Samoa ailesini yaratan etkendir.  Peter, NWA'in bircok farkli promotionlarinda oldukca cok kemer alma basarisini gosterdi. Peter Maivia'nin 2008 WWE Hall of Fame sinifindan oldugunu birkez daha hatirlatmakta fayda var.

Rocky Johnson

     Maivia tarafi ile devam edelim. Rocky Johnson, Maivia ailesinin ikinci buyuk gurescisi. Kanadali gurescinin en bilinen iki yani var. Birincisi The Rock'in babasi olmasi, ikincisi ise Tony Atlas ile WWE'nin ilk siyahi Tag Team sampiyonlari olmasi. Rocky'nin profesyonel kariyerine baslangici 1960'lar da basladi ve 70'lerde artik adindan cok soz ettiren bir guresi olarak NWA'de guresti. Terry Funk ve Harley Race ile guzel feud'lari oldu. Ardindan WWF'de en buyuk feudlari Greg Valentine, Don Muraco, Mike Sharpe gibi gurescilere karsi oldu. WWF'de ilk defa tag team olarak sampiyon oldular Tony Atlas ile. 1991 yilinda kariyerine son noktayi koydu. Oglu The Rock'in suanki konumuna gelmesindeki en etkin kisiydi. The Rock'i Amerikan futbolundan, gurese yonlendirdi. Emekliliginden sonra ise Ohio Valley Wrestling'de bir donem antrenor olarak calisti. 2008'de ayni Peter Maivia gibi Rocky'de WWE Hall of Fame'ine girdi. Anoa'i ailesinin Maivia kanadinin buyuk ismidir. Kariyeri boyunca sayisiz sampiyonluklari vardir ama en unutulmazi kendi kuzenleri Wild Samoan'lari yenip Tony Atlas ile tag team sampiyonu olmasidir.

'The Rock' Dwayne Johnson

Hakkinda sayfalarca yazi yazabilecegim, kendimin kisisel favorisi, WWE'nin tum zamanlarda en iyi, en patlama yapan ve en karizmatik gurescisi The Rock'a gecelim. 3. jenerasyon bir superstar. Kaninda gurescilik var. The Rock adindan bu derece soz ettirmesine ragmen aslinda onunla yaristirilan diger gurescilerden cok daha kisa bir kariyer oldu. Suan tamamen aktorluge yonelen Dwayne Johnson, oldukca basarili bir oyunculuk sergiliyor. WWE zamanlarindan zaten ringdeki mikrofon yetenegi ve role cok rahat girebilmesinden dolayi onune acilan aktorluk firsatini degerlendiriyor en iyi sekilde. Samoa ailesinin en taninan uyesi Dwayne, sporculuk kariyerine Amerikan futbolu ile basladi. Basarili bir futbol kariyerinin ardindan babasi Rocky Johnson ona tek bir soru sordu. Guresmek istermisin ? Dwayne evet diyince hersey basliyordu. Inanilmaz gurescilerin bulundugu bu ailede cok iyi gures egitimi aldi. Eski guresci Pat Patterson'in destegi ile WWE'ye ilk adimini atti. Deneme baslarinda oldukca begenildi ve kontrat imzalandi.

     WWE'ye Rocky Maivia adi ile debut yapti. Oldukca renkli bir karakteri canlandiriyordu. Ilginc saclari ve vucudu ile dikkatleri uzerine cekmeyi basarmisti. Ilk maci ise 1996'da Survivor Series'te Hunter Hearst Helmsley (Triple H )'e karsi olmustu. Intercontinental Championship macinda kemeri HHH'den almayi basarmisti. Nation of Domination'a katilarak heel turn'unu gerceklestirdi. 1 yil icinde bircok sey yapti orada. DX ile olan feud'lari unutulamaz. The Rock'in yasadiklarini anlatmaya kalkarsa sayfalar yetmez o yuzden kisaca yasadigi feudlardan bahsedelim. Gelmis gecmis en buyuk feud olarak anilan The Rock vs Stone Cold, en sansasyonel zamanlari oldu Dwayne'in. Onun disinda Triple H ile debut'un dan baslayip sure gelen guzel bir feud'u da vardi. Iyi ve kotu karakteri cok iyi oynuyordu. Face olarak Rock 'n' Sock Connection'i kurdular Mick Foley ile. O da kisa surdu. Bircok mukemmel feud ve mac sonunda The Rock 2004 yilinda WWE'den emekli oldu. Sadece 8 yilda yaptiklari ile suanda en iyilerden biri olarak aniliyor. Hala guresse popularitesini ve kemer sayisinin ne derece olacagini hayal bile etmek istemiyorum. Toplam 9 Dunya sampiyonlugu var. Diger kemerlerinden bahsetmeye bile gerek yok sadece inanilmaz. 2000 yilindaki Royal Rumble'i kazandi. The Rock kisaca gelmis gecmis en iyilerden biri ve Samoa ailesinin belkide en buyuk gururu oldu.

'Wild Samoans' Afa ve Sika Anoa'i

     Bu gures ailesine adini veren Anoa'i tarafinin ilk buyuk gurescilerine gecelim. Oyle bir tag team dusunun ki, gelmis gecmis en basarili kardes tag team'i. Afa ve Sika kardeslerin olusturdugu bu Wild Samoans tag team'i tam 21 kemer kazandilar. 1970'lerde baslayip 90'lara kadar devam eden inanilmaz bir tag team. Babalari ile Peter Maivia kan kardesidir ve bu yuzden hepsi ayni ailenin icinde degerlendiriliyor. Stampede'de baslayip NWA, ardindan da 1980'de WWF'e debut yaptilar. Tito Santana ve Ivan Putski tag team'i ne karsilik mac yaptilar ancak kaybettiler. Daha sonraki macta kazanmayi basardilar. Bir donem ayrilip tekrar geri geldilar WWF'e. 2. gelisleri daha onemli oldu onlar icin. 3 WWF tag team kemeri aldilar bu surecte. Afa'nin oglu Samula bir donem sakatlanan Sika'nin yerine takima katildi. Rocky Johnson ve Tony Atlas'a kemerlerini kaybettikten sonra bir daha WWF'de kemer alamadilar. Onlarla olan feud'lari suan bile en iyi taf team feud'larindan biri olarak gecer. Bircok buyuk ismin egitimini ustlenen Afa ve Sika'nin WWE'nin tarihinde yerleri cok onemlidir. 2007 yilinda WWE Hall of Fame'e girdiler. Afa suan guresle ugrasmiyor ama Sika hala gencleri egitmeye devam ediyor. Facebook profilinde genc yetenekler benimle irtibata gecin yazdi gectigimiz gunlerde. Hala guresci egitmeye devam edecek demektir bu.

'Yokozuna' Rodney Anoa'i

     WWE tarihinin gelmis gecmis en buyuk gurescilerinden birine gecelim simdi. WWE'nin belkide en iyi Super Heavyweight'i. Yokozuna, Anoa'i ailesinin hayatta olmayan fertlerinden biri. Bircok Turk tarafindan internette yanlis bilgiler yuzunden Japon oldugu sanilir. Sadece gimmick'inin Japon sumo gurescisi oldugunu hatirlatmakta tekrar fayda var. Bu kadar iri olup bu denli hizli hareket eden baska bir superstar goremezsiniz WWE'de. Amcasi Afa tarafindan yetistirilen Yokozuna'nin kariyeri biraz olumsuz basladi aslinda. AWA'de Greg Gagne'in kariyerini bitirmisti. WWE'ye debut'ini ise Mr. Fuji menajerligi ile Yokozuna ismiyle yapti. Oldukca etkileyici bir debut yapmisti. Ilk pay-per-view macinda Virgil'i yenmeyi cok kolay basardi. Debut'unun ilk senesinde 1993'da Royal Rumble'a katilan Yokozuna burda tam 7 kisiyi eleyip maci kazaniyordu. WrestleMania 9'da Bret Hart'a karsi WWF sampiyonlugu macina cikti. Hart Sharpshooter ile tam pes ettirecekken Yokozuna'yi, kenardan Mr. Fuji gozune tuz puskurtuyor ve Yokozuna, Hart'i pin edip ilk WWF sampiyonlugunu kazaniyordu. Hemen ardindan Hulk Hogan gelip maca giriyordu. Mr. Fuji bu sefer tuzu yanlislikla Yokozuna'nin gozune puskurttu ve Hogan pin etmeyi basardi. Hogan kemeri resmen calmisti.

Lex Luger, The Undertaker, Earthquake gibi buyuk isimlerle guresen Yokozuna 1995 yilinda Owen Hart ile takim olarak 2 kez tag team kemeri kazandilar. Son zamanlarin JeriShow'u gibi bir tag team'di bu. Ufak adam ve iri adam kombinasyonu. 1996 da Face turn yapti ve 2 yil daha guresti. Yine bircok buyuk isimle rekabete girdi. 1999'da independent olarak kariyerine devam eden Yokozuna 2000 yilinda asiri kilolarinin yarattigi ciddi saglik sorunlarindan dolayi hayata gozlerini yumdu. Oldugunde tam 260 kiloydu. Bu size fazla gelebilir ancak WWF zamanlarinda 350 gibi ciddi kilolardan bahsediliyordu. Anoa'i ailesinin en buyuk uyesi Yokozuna iste buydu.

'Rikishi' Solofa Fatu Jr.

     WWE'de cok fazla kemer alamadan adindan cok soz ettiren Anoa'i ailesi uyelerinden birinde sira. Yokozuna'dan sonra en buyuk Samoa'li Rikishi. WWE oncesi harika bir kariyere sahip olan Solofa Fatu Jr.'in WWE kariyerinde daha cok durmak istiyorum. WWE oncesi farkli alanlarda tam 23 kemeri bulunan Fatu WWE'de sadece 3 kemer aldi. WWE'de o kadar cok karisik stable'lar, organizasyonlar da bulundu ki oldukca zor dusunduruyor hakkinda. Ilk buyuk gimmick'i The Sultan oldu. Iron Sheik ve Bob Backlund'un egittigi psikopat bir gimmcik olan The Sultan'in en buyuk maci WrestleMania 13'de kuzeni Rocky 'The Rock' Maivia'ya karsi Intercontinental kemer maciydi. Maci Rocky kazanmayi bildi. 1999'da suan en cok taninan gimmick'i Rikishi ile WWE'de boy gostermeye basladi. Grand Master Sexay ve Scotty 2 Hotty ile birlikte Too Cool'da bulundu. Kariyerinin en yuksek zamanlari da bu zamanlardi. 2 Tag team kemeri kazandi onlarla. Too Cool'un cok meshur bir dansi vardi ve bunu her defasinda yapiyorlardi. Royal Rumble 2000'i en domine adamlardan biri olan Rikishi, takim arkadaslarini orda yine bir dans sonrasi eleyip ardindan ozur dileyerek barismisti. Too Cool'da Edge, Christian, Kurt Angle gibi isimler feud'a girmistir. Benoit, Val Venis'te cabasi. Sayisiz feud'a giren Rikishi Intercontinental'i de aliyordu. 2004 yilinda WWE'den ciktiktan sonra Japonya'ya gitti. Daha sonra TNA'e gecti Junior Fatu ismiyle. Suanda gurestigi biryer yok. Onemli bir son soz, Umaga'nin abisidir Rikishi.